Allah'a
karşı aldanışın, seni O'ndan ayırdı. Bu aldanıştan dön.
Başına vurulmadan bu hâlden ayrıl. Felâket gelmeden önce tedbir
yollarını ara. Başına belâ akrepleri çöreklenmeden ve yılanlar
başına üşüşmeden, kötü hâlinden çekil. Ama belâyı
tatmadıktan sonra aldanman eksik olmaz. Bulunduğun hâl yalnız
seni sevince boğmasın. Çünkü sevinç geçici şeydir. Allah
Teâlâ bir âyet-i kerimede –meâlen- şöyle ferman buyurdu:
“Onlar,
verilen şeyle ferahlandılar; biz de anîden ellerinden aldık; boşa
düştüler.”
(el-En’âm, 6/44)
Allah'ın
indindekine kavuşmak, yalnız sabırla mümkün olur. O, her zaman
sabırla emir buyurmuştur. Îman sahibinin çoğu hâli, sıkıntı
ile geçer. Elindeki şeyler çok bile olsa, yine de sıkıntı
içindedir. Çünkü bağlanmış olduğu birçok prensipler vardır.
Onları yerine getirmek güçlüğü içinde kıvranır.
Dünyada, ancak hiç bir prensibe bağlı olmayanlar rahat(!)
eder. Onlar da hiç bir dine söz vermeyen dinsizlerdir.
Allah'ın sevdiği kullar, belâya düştükleri zaman sabra
koşarlar, ağlamaz ve sızlanmazlar. Îman sahipleri, belâ
içinde dahi olsalar iyi işleri ararlar. Bulundukları hâl,
onlar için Hak katında derece arttırır.
Abdulkadir Geylani k.s.
kurye ve Ataşehir kurye ...